DOLAR 38,2617 0.13%
EURO 44,0074 -0.17%
ALTIN 4.250,640,99
BITCOIN 33858061,42%
İstanbul
15°

PARÇALI AZ BULUTLU

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Zalim Netanyahu! Artık yetti yahu!

Zalim Netanyahu! Artık yetti yahu!

ABONE OL
Ekim 27, 2023 19:50
Zalim Netanyahu! Artık yetti yahu!
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Bu haftaki yazımda Gazze’de yaşanan vahşetten başka bir konuyu kaleme almak içimden gelmedi.

Terörist İsrail‘in soykırımını hep birlikte izliyoruz.

Öfkeleniyor, isyan ediyoruz!

Elimizden bir şey gelmemesine yanıyoruz.

Filistinlileri çoluk, çocuk, kadın demeden yok edip mülklerine konmak için hiçbir çılgınlıktan taviz vermeyen İsrail saldırıyor, bütün insanî değerleri ayaklar altına alarak çocuk, kadın, yaşlı, hastane, cami, kilise ayrımı gözetmeden sivil halkın üzerine bombalar yağdırıyor.

Gazze’yi harabe bir şehire çevirmek için büyük bir gayretle üç haftadır aralıksız saldırıyor.

ABD ve AB açıkça destek veriyor.

Bu destekten cesaret alan İsrail daha da kudurarak zulmünü şiddetledirerek zalimliğini katmerleştiriyor.

İsrailli Siyonist Yahudiler ve siyonist idarecileri geçmişlerinde yaşadıkları acılarını unutarak ki onlara bu acıları müslümanlar ve Filistinliler yaşatmadıklarını bildikleri halde ve geçmişte kendilerine iyi davrananların yaptıklarını da unutarak, kardeşi Yusuf aleyhisselâmı işkence edip kuyuya atan Yehuda’nın soyundan geldiklerini unutarak, Yusuf aleyhisselâm karşısında Yehuda’nın derin ve hazin bir pişmanlığa düştüğünü de akıllarına getirmeden

ve de çıkardıkları fitne ve fesattan dolayı Mezopotamya’dan çeşitli ülkelere sürgün edildiklerini ve iki bin yıldan fazla dünyanın çeşitli yerlerinde sürgün hayatı yaşadıklarını unutarak, kana susamış vampir misali, kudurmuşcasına vahşice hislerle tahrif edilmiş kitaplarında bahsedilen “Arz-ı mevud” yani vadedilmiş topraklar hayallerini gerçekleştirmek üzere zulmün her çeşidini uygulamakla Gazze’yi açık hava hapsanesinden öteye taş üstünde taş, omuz üzerinde baş kalmamış harabe bir şehire dönüştürmek için çabalamaktadırlar!

Kudüs, Filistin bizi neden ilgilendirsin” diyenlere Allah cc gafletten uyanmayı nasip etsin.

Kudüs, Filistin, Mescid-i Âksa, Gazze bizi neden ilgilendirmesin ki: Kudüs ve çevresi peygamberlerin çoğunun yaşadığı ve kabirlerinin bulunduğu bir yerdir.

En çok peygamber katleden ve onlara işkence eden de Kur’an’ı Kerim‘de İsrailoğulları diye adları geçen bugünkü Yahudilerin atalarıdır.

Mescid’i Âksa müslümanların ilk kıblesi ve Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) miraca yükseldiği mekândır.

Kur’an’ı Kerim’in İsra suresinde bahsedilen mukaddes bir yerdir.

İşin aslını bilmeyenlerin Filistinliler için “Onların dedeleri yahudilere topraklarını sattılar. Şimdi bunun ceremesini çekiyorlar.” sözlerine itibar edilmemelidir.

Çünkü işin aslı başkadır; Filistinliler topraklarını satmamışlar, toprakları çeşitli hilelerle ellerinden alınmıştır.

Şöyle ki: eski adı cemiyet-i akvam olan Birleşmiş Milletlerin desteğiyle İngilizlerin oyunlarıyla kurulan gayri meşru terörist İsrail devletçiğinin yönetimi ele geçirmesiyle uygulamış olduğu gayri ahlâkî vergi artırımları öyle bir hal almıştır ki ödenecek vergiler topraklarının değerinden çok çok fazla olunca haciz yoluyla toprakları ellerinden alınmış, Filistinliler de boyun eğmek zorunda bırakılmışlardır.

Bunun yanında tehdit, gasp ve çeşitli yollarla topraklarından çıkarılmışlar, birçoğu Ürdün, Lübnan ve değişik ülkelere göç etmek zorunda kalmıştır.

Dünyada birçok devlet vardır.

Ve bu devletlerin sınırları bellidir.

Sınırları belli olmayan, devlet denilen ama aslında bir terör örgütü konumunda olan İsrail’dir.

75 yıldır kademe kademe tehdit, gasp, işkence ve işlediği zulümlerle sınırlarını genişletmektedir.

Hedefi ise ülkemiz topraklarının da bir bölümünün içerisinde yer aldığı, bayraklarındaki iki çizgi ile belirtilen Nil nehri ile Fırat nehri arasında yer alan, tahrif edilmiş kitaplarında tarif edilen Arz-ı mevud diye adlandırılan topraklardır.

Ülkemizin topraklarının da yer aldığı bu konuya bizi ilgilendirmez denilebilir mi?

Lafa gelince dünyada iki milyara yakın müslüman,

altmışa yakın islâm ülkesi yer almaktadır.

Müslümanların hepsinin bir araya gelip üfürmeleri halinde İsrail’i yel, birer kova su dökmeleriyle sel alacağı aşikârken bir araya gelememek, bir şey yapamamak ne kadar acıklı ve hazin bir haldir.

Şu an Gazze’de bebekler ölmekte, sivil masum insanlar yasaklı olmasına rağmen atılan fosfor bombalarıyla yanarak, kavrularak can vermektedir.

Bu duruma tepki göstermek için müslüman olmaya gerek yoktur.

İnsan olmak, vicdanlı olmak yeterlidir.

Gazze’de bebekler dünyada insanlık ölmektedir.

Modern denilen dünya bu vahşeti sadece seyretmekte, utanmadan, sıkılmadan bazı yetkililer “bu savaştır elbette sivillerde ölecektir”  diye açıklama yapmaktadırlar.

Yıllar önce aslı olmasa da Osmanlı döneminde Ermenilere soykırım uygulandığını iddia eden sözde modern ve insan haklarına saygılı olduklarını söyleyen Amerika ve çoğu batılı ülkeler bu asılsız soykırımı parlamentolarında

onaylatmakla insan haklarını teslim ettiklerini zanneden iki yüzlü insanlıktan nasipsizler 21. asırda bütün dünyanın gözleri önünde işlenen soykırıma, vahşet üstü vahşete, insan hakları ihlâllerine göz yummakta, seslerini çıkarmamaktadırlar.

İslâm ülkelerinde halklar feryat etmekte, sınırların kaldırılmasını talep etmekte, Gazze’ye yürümeye kararlı olduklarını bildirmekte lâkin kendi başlarındaki idareciler tarafından engellenmektedirler.

Yüce Rabbim bunun hesabını soracaktır elbette!

Sivil halkların ellerinden bir şey gelmemektedir.

Lâkin ellerinde birçok imkân bulunan idarecilerin vebali büyüktür.

Halkların ellerinden gelen en etkili haraket İsrail menşeli yahudi ürünlerini boykot etmektir.

Yahudinin malı canı gibidir.

Malına dokunulmasını asla istemezler.

Onun için yahudi ürünlerine toplu bir şekilde yapılacak olan boykot canlarınının yanmasına vesile olacaktır.

Hatta bazı marketlerde İsrail sermayeli ürünlerin yarı yarıya indirim yaptıkları gözlemlenmektedir.

Bu da daha önce atılan kazığın büyüklüğünü göstermektedir.

Bu durumun ne derecede enflasyona etki ettiği de düşünülmelidir.

İnsanlık ve Gazze’li mazlumlar Netanyahu’ya

işlediği zulümden dolayı neden yahu diye  soracak, YETER YAHU diye kükreyip haddini bildirecek bir yiğit beklemektedir.

Yüce Rabbimden bizlere, İsrail’in işlemiş olduğu zulmün bittiğini ve başşehri kudüs olan Filistin devletinin kurulup tanındığı günleri görmeyi nasip etmesini niyaz ederim.

Cumamız hayra vesile olsun.

Selamlarımla.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP