İNSAN, ÖLÜMÜ ÖLDÜREN İNSAN! ÖLÜNCE ÖLEN İNSAN, ÖLÜNCE DOĞAN İNSAN!
MEZAR EBEDİ HAYATIN KAPISI MEZAR!
ÖLÜM EBEDİ HAYATIN BAŞLANGICI ÖLÜM!
İnsan;
Dört tür insan var !
⁃ İnsan, varken yok, yokken yok.
⁃ İnsan, varken var, yokken yok.
⁃ İnsan, varken yok, yokken var.
⁃ İnsan, varken var, yokken var.
Siz hangisi olacaksınız?
Ölünce ölecek misiniz?
Ölünce yaşayanlardan mı olacaksınız?
Ölünce doğacak mısınız?
Hiç düşündünüz mü?
İnsan vardır öldüğü gün ölür, birkaç yakını birkaç gün yasını tutar!
Ve hayatlarına devam ederler.
İnsan var ölünce de yaşamaya devam eder!
Eserleri vardır. Hizmetleri vardır.
İnsanlar vardır zengindir.
İnsanlar vardır hem zengin, hem ünlü, hem makam sahibidirler.
Ölünce ölürler! Kimse hatırlamaz!
Hatırlayanlarsa genellikle hayırla yadetmezler.
Şu kıcacık dünya hayatı, sonsuz ahiret hayatının tarlasıdır ne ekersen onu biçeceksin!
Dünya da 73 yıllık bir ömür, uzayda 8 saniye 8 salise!
Var gerisini hesap eyle!
Nice krallar geçti kibirli, zengin, zalim krallar kimse hatırlamaz!
Nice alimler, bilginler geçti unutulmaz!
Onları unutturan da, hatırlatan da yaşadıkları ile insanla ilişkileri ile ilgilidir.
İnsana, insanlığa hizmet eden ilme/bilime hizmet eden hep yaşamış/yaşatılmış ölümsüzleştirilmişlerdir.
İnsan vardır ölünce ölmez!
Adeta ölümsüzlüğe doğar.
MÖ 375–460’lü yıllarda yaşamış Uygur Türkü Tıp Alimi bilgini Gazbay gibi.
Gene aynı tarihlerde yaşamış Yunan Filozofu eğitimin önderi Eflatun gibi.
Örnekleri çoğaltmak mümkün.
Hiç düşündünüz mü?
Bu ülkede Başbakanlık yapmış hemen her gün ve her saat televizyonlarda gördüğümüz o günün ünlü şahısları hiç aklınıza geliyor mu?
Tabi unutulmayanlar, hayırla yadedilenler var, şerle yadedilip unutulmayanlar da var!
Ölümü öldüren insan!
-Gazzeli çocuk, kadın ve insan!
İnsanlığı öldüren insan!
–Filistin Gazze’de çocukları, kadınları, insanları öldüren insan süretinde sapkınlar!
Ölünce dirilen, insanlığa hizmet eden, eser bırakan insan da insandır.
Öldüğünde ölen, öldüğünde unutulan insan da insandır.
Ölünce eserleriyle yeniden doğmalı/yaşamalı insan!
Ömür doğumunda başalar, öldükten sonra en son anıldığı zaman dilimi “insan ömrüdür”.
İnsanın ömrü unutulduğunda biter!
Unutulunca ölmek!
Ölüm, ebedi hayatın başlangıcı ölüm!
Mezar, ah mezar ebedi hayatın kapısı mezar!
Sâdi Şirazî’ye sormuşlar: İnsan nedir?
“Yek katre-i hûnest, sâd hezârân endîşe.”
“Bir damla kan ve bin bir endişe.” demiş.
“İnsandır sanıyordum mukaddes yüke hamal,
Hamallık ki sonunda ne rütbe var ne de mal!”
İnsan, yaş alınca ömrün ne kadar kısa olduğunu anlıyor, idrak ediyor!
Geri dönülmez akşamın sabahına uyanıyor!
Artık yapılacak/yapacağı pek bir şey de kalmıyor!
Hele pişmanlıklarla doldurduğu bir ömür geçirmişse!
Hele dönüşü olmayan hatalar yapmışsa vah ki vah!
Kim bilir belki duvardaki fotoğraftan ibaret olacağız?! Kim bilir?
Torunlarımız bizi tanımayacak!
Kaçımız dedelerimizi/ninelerimizi tanıyoruz ki?
Ahiretin kapısı dünya!
Çok kısasın be dünya çok kısa!
Tam da üç günlüksün, dün bugün ve yarınsın! O da yarına varırsan!
Ölünce ölmeyenlerden, var olunca da var, yok olunca da var olmanız, hayırla yad edilmeniz ve amel defterinizin kapanmaması dileği ile…
Vesselam.
GÜNDEM
28 Ekim 2025SPOR
28 Ekim 2025GÜNDEM
28 Ekim 2025GÜNDEM
28 Ekim 2025GÜNDEM
28 Ekim 2025UNCATEGORİZED
28 Ekim 2025EKONOMİ
28 Ekim 2025
1
Üniversite öğrencisi genç kız korkunç cinayete kurban gitti
3045 kez okundu
2
Esenyurt’ta 2 kişinin öldürüldüğü tekel bayi baskını ile ilgili yeni gelişme
2874 kez okundu
3
Dünya ekim yeridir…
2500 kez okundu
4
CHP’li Büyükçekmece Meclis Üyesi’nden şok sözler: “Trakya Bölgesi Türkiye’de ayrılmalı” diyerek Erdoğan’a oy verenlere “geri zekalılar” dedi
2149 kez okundu
5
Son Dakika | İBB yolsuzluk, rüşvetçi, suç örgütü kapsamında 5 kişi daha tutuklandı
1977 kez okundu