DOLAR 42,3548 0,23%
EURO 49,0511 0,43%
ALTIN 5.500,550,09
BITCOIN 3870684-4,38%
İstanbul
17°

PARÇALI AZ BULUTLU

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Ayşe Barım ve milleti dönüştürme

Ayşe Barım ve milleti dönüştürme

ABONE OL
Ocak 29, 2025 10:57
Ayşe Barım ve milleti dönüştürme
0

BEĞENDİM

ABONE OL

AYŞE BARIM

VE MESLEK ODALARININ GÖREVİ

Ayşe Barım

ve birçok meslek odasının görevi milletimizi özünden koparıp.. batıya ram olacak hale getirmektir.

Yani maddi ve manevi (kültürel) olarak batıya olan hayranlığımızı devam ettirmektir görevleri.

Ayşe Barım önce sanat dünyasında yapmış olduğu tekelleşme ile ilgili gözaltına alında

Ama sonra görüldü ki, bu asıl görevinin yanında bir hiçmiş…

Sektörü ele geçirmesi için ona destek verenlerin kendisinden beklediği daha büyük görevleri varmış.

Yani çevirdiği film ve dizilerle

milletin özünü değiştirme işi ona yetmemiş.. meşru iktidarı alaşağı etme görevi de almış olduğunu çıkan haberlerden öğreniyoruz.  

Ayşe Barım bu işi kültür ve sanat alanında yaparken

Birçok meslek odası fiili olarak bunu yapar.

Yani

ülkemizin bir milim ileriye gitmemesi.. hatta geriye gitmesi için ellerindeki tüm imkânları sonuna kadar kullanmaktan çekinmezler.

Bunu nasıl yaptıklarını kısaca anlatmaya çalışayım.

1950 KIRILMA NOKTASIDIR

1950’ye kadar İttihat-Terakki ve CHP milletimizin yönünü batıya çevirmek için siyasi baskı uyguladılar.

Bu dönüşümü yargıyı siyasallaştırarak ve jandarma dipçiğiyle yapmaya kalktılar

ama halkımız; sıkıntılara rağmen direndi ve özüne sahip çıkmaya çalıştı.

Uzun süren bu baskılardan sonra

istedikleri neticeyi alamadıkları gibi 1950’de siyasi iktidarlarını da kaybettiler.

CHP YENİLİYOR

Batının bilâ kayd-şart (kayıtsız şartsız) temsilcisi olan CHP’nin 1950’de almış olduğu bu büyük yenilginin altında kalmayacağı aşikârdı.

Çünkü;

her ne kadar siyasi iktidarı kaybetmiş olsa da,

Sermaye

Basın-yayın (medya)

Askeriye

Üniversiteler ve bürokraside tartışmasız olarak CHP iktidardaydı.

Demokrat Parti’nin hükmü sadece parlamentoda geçerliydi.

Meclist’e almış olduğu kararlar bile bürokratlar eliyle kuşa çevrilip halka öyle yansıtılıyordu.

Binaenaleyh CHP’nin elindeki

sermaye ve medya aracılığı ile eğlence sektörünü kısa sürede domine etmesi (tahakküm-baskı-kontrol) uzun sürmedi.

BU ARADA DİNİ VE MİLLİ CEMAATLAR

NE YAPIYORDU?

Milletin özünü teşkil eden bu kesim uzun yıllar süren harp-darp vs. den sonra elde avuçta ne varsa gitmiş.. küçük bir azınlık olan mason ve gayrimüslimlerin elindeki fabrika ve tarlalarda işçi ve ırgat olmuştu.
Küçük esnaf olanları da akşama tenceresini kaynatabiliyorsa “Yarabbi şükür!” diyordu.

Ancak halkın kahir ekseriyetini oluşturan bu insanların içinde büyük bir boşluk vardı.

Bir yandan kaybedilmiş bir imparatorluk, diğer yandan yasaklanan Ezan.. Kur’an ve dini ilimlerin tedrisi vs. gibi değerler büyük bir acı veriyordu.

Üstelik

Batıdan ithal edilen kılık-kıyafetle dolaşmaktan utanıyor.. yazısı değiştirilerek İslam aleyhtarı bir eğitim vermeye çalışan okullara çocuklarını göndermek istemiyordu.

EĞLENCE SEKTÖRÜ

Tam böyle bir zamanda Demokrat partinin iktidara gelmesi şok etkisi yapmıştı.

Ezan aslına dönüyor.. Kur’an kursları açılarak kısmen de olsa dini eğitimin önü açılıyordu.

Ancak mütedeyyin-muhafazakârlar

büyük bir kitle olmalarına rağmen ellerindeki imkânlar çok kısıtlıydı.

Hâlbuki diğer yanda Batı kültürüne hayran küçük bir azınlığın elinde çok büyük sermaye ve imkânlar vardı.

Eğlence sektörüne oyuncu, teknik eleman vs. bulmak için de altyapıları hazırdı.

Hemen kolları sıvayıp işe giriştiler.

Halkı dönüştürme işi iktidar ve onun kolluk kuvvetleri vasıtası ile yapılamıyorsa bu sefer soft (yumuşak) güç kullanarak yapılacaktı.

SAVRULMA

Bu sırada

Adnan Menderes liderliğinde Demokrat Parti iktidar olmuştu.

Ama ona destek veren halk köylü ve esnaftı.

Yurt dışında eğitim görmüş

devasa şirketlerin distribütörlüğünü almış, Adalar’da Moda’larda ve Boğaz’ın en mutena yerlerinde yaşayanlar ya gayrimüslim azınlık veya CHP seçmeniydi (Bu bugün de böyledir)

Haliyle Demokrat partinin 10 yıllık iktidarı kadük kalmıştır.

1960 yılında darbe olup ardından Adnan Menderes de idam edilince CHP ve elitlerine gün doğdu.

Hem sinema.. hem ekonomik.. hem de siyasi olarak peş peşe filmler çevirmeye milletin başına da çorap örmeye başladılar.

SİNEMA

Ayşe Barım’ın öncüleri bu işe hazır olduğu için hemen film ve plak üretimine geçmişlerdi.

Yapılan filmlerin akla mantığa gerçeğe uygun olması

veya sanat yönü falan hiç önemli değildi.

Zengin kız fakir oğlan.. biraz Boğaz görüntüsü bir tane de Paşa Baba’nın Köşkü kiralandı mı bu iş tamamdır.

İnsanlar da eğlenmek ve biraz da içinde bulundukları sıkıntılardan kurtulup hayal dünyasına dalmak için naçar bu filmlere gidiyordu.

NETİCE

Ayşe Barım ve öncüleri en az 60 yıldır bu milleti dönüştürmek için uğraştı ama kimse bunun hesabını sormadı.

Ta ki, sektörde tekel oluşturduğu

ve Gezi Parkı olaylarını organize ettiği anlaşılıncaya kadar bu böyle sürdü.

Şimdilik bu iki suçtan yargılanacak.

Milleti dönüştürme suçu ise ahirete kaldı.

NOT: Bazı meslek odalarının ülkemize nasıl takoz olduklarını başka bir yazıda arz edeceğim inşallah…

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP