Gizli Dünya Devleti’nin
İşgal Örgütleri…
CFR, AB, NATO, BİLDERBERG, CIA, KABALA ÖRGÜTÜ, TRILATERAL, VAKIFLAR (Soros, Rockefeller, Rothschild, Ford Vakıfları gibi vakıflar) BM, İMF gibi kurum ve kuruluşlar…
Öncelikle şu gerçeği ifade etmeliyim; bu örgütlerin önder yönetici ve kurucuları Siyonist Yahudi sapkınlardır.
ABD’nin ve Avrupa ülkelerinin ve vatandaşların kanını emmektedirler.
Amerikan ve Avrupa vatandaşlarını esir almış durumdadırlar.
Siyonist sömürgeci, sapkın insanlar dünyanın başının belasıdır!
Tarih boyunca böyle olmuştur.
Gazze’de, “şapka düşmüş kel görünmüştür!”
Dünyada neler olduğunu anlamak için dünyayı yönetenleri ve örgütlenme yapılarını bilmek gerekmektedir.
Bunların en başında ve öncü kuruluşu; CFR (Dış İlişkiler Konseyi)
AB, (Avrupa Ekonomik Topluluğu/ Avrupa Birliği)’nin kurulmasın da David Rokefeller’i çok önde görmekteyiz.
Rockefeller, CFR nin kuruluşu, Bildeberg Gurubu, Trilayeral Komisyonu, Amarikan Konseyi, Amerikan Forumu gibi pek çok etkin kuruluşun kurucu ve önderidir.
CFR, ABD’nin dış ilişkilerini dizayn eden kuruluş diye tarif edilir.
CFR’de alınan karar ve yol haritası ABD Dışışleri Bakanlığı tarafından uygulamaya konulur.
AB; 1950 yılında “Schuman Planı” olarak anılacak olan Avrupa Kömür ve Çelik Birliği ve sonrasında, Avrupa Ekonomik Topluluğu sonrasında, Avrupa Topluluğu olacak olan birliğin mimarı Fransa Genel Komisyonu bakanlığını yapan Monnet’tir.
Amacının “Süper Devlet” yaratmak olduğunu ve devrim nitelemesi ile sunmuştur. “Avrupa Ortak Pazarı”sonrasında, “Avrupa Birliği’nin”kurucu babalarından birisi de Robert Schuman dır.
Schuman Fransa Başbakanlığı, Avrupa Parlemento Başkanlığı da yapmıştır. “Avrupa Kömür ve Çelik Birliği” ile ilgili çalışması “Schuman Planı” olarak tarihe geçmiştir.
AB yetkilileri, AB nin Hristiyan kulübü olduğunu açık bir şekilde ifade etmekteler ve Türkiye’nin bu birlikte yeri olmadığını dile getirmelerine rağmen bazı dayatmaları gerçekleştirmek için Türkiyeyi kapıda bekletmektedirler!
NATO; Avrupa Ortak Pazarı, CFR Bilderberg Gurubu ve Trilateral Komisyonu ve ABD, Fransa, Almanya, İngiltere merkez bankalarının kuruluş yapılanma yönetiminde de en öncü şahıs David Rockefeller’dır.
NATO II. Dünya Savaşından sonra CFR’nin yönetici ve kurucularının öncülüğünde 17 Mart 1948 de İngiltere, Fransa, Hollanda, Belçika Lüksemburg birlikte kurdular.
Bugün NATO ABD, Avrupa ve işbirlikçilerinin dünyaya hükmetme, dünyayı kan gölü haline getirme, emperyalist ve sömürü düzeninin askeri koludur!
Daha önce, “NATO Türkiyenin Nesi Olur” başlıklı bir makale yazmış ve Orgeneral Cemal Madanoğlu’nun anılarında NATO ile ilgili bölümü sizlerle paylaşmıştım.
Madanoğlu, 1990’lı yıllar da Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan anılarında,”Türkiye ile NATO ile anlaşmasına göre NATO Türkiye’ye herhangi bir saldırıya karşı Amik ovasında (Amik ovası Hatay’da dır) savunacak(!) bunun doğru olup olmadığı Cumhuriyet gazetesi muhabirlerince dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren’e sorulmuş Evren, Madanoğlu’nu doğrulamıştır!
Sözün özü şudur; NATO Türkiye’yi korumak için değil Türkiye’yi elinde tutmak için birlikteliğini sürdürmektedir.
Türkiye’ye gelince bile bile lades demekte ve NATO’nun şerrinden korunmak için birlikteliğini şimdilik sürdürmektedir.
Bilderberg; Bilderberg’in fikir babası Dr. Joseph Retinger’dir.
Retinger, ikinci Dünya savaşı sonrası Kıta Avrupa’sı dışişleri bakanlarının zaman zaman bir araya gelmelerini ve durum değerlendirmesi yapmaları fikrinden hareketle ilk toplantılarını 1942 de yaptılar.
1955 yılında Fransa’nın Barbizon kentinde yapılmış, Türkiye’de ise 18/20 Eylül 1959 da İstanbul/Yeşilköy Çınar Otel de ikincisi ise 25/27nisan 1975 de Çeşme Altınyunus otelinde yapılmıştır. Türkiye’den Bilderberg toplantısı için üyerleri arasında pek çok siyasetçi, gazeteci, iş adamı bulunmaktadır. Menderes, Demirel, Ecevit, Çağlayangil ve Koç ailesinden olmak üzere kişiler toplantılara katılmışlar ancak toplantılarda alınan kararlar kamuoyuna asla açıklanmamıştır.
CIA; CIA sadece istihbarat örgütü olmayıp GDD’nin, ABD ve diğer ülkelerdeki proje ve planlamasında öncülük etmekte ve altyapı çalışmalarını yürütmektedir.
CIA I. Dünya Savaşı sonrası İngilizlerin savaş şoklarını araştırmak üzere 1921 de Londra’da kurulmuştur.
1946 yılında Rockefeller Vakfının desteği ile bugün ünlü üniversitelerin tamamında kurduğu Enstitüler vasıtası ile faaliyetlerini sürdürmektedir.
Bu vakıflar eşcinsellik, doğurganlığın önlenmesi, nüfus kontrolü ve yeraltı madenleri konusun da ülkelerde faaliyetlerini içerde kurdurdukları destekledikleri/işbirlikçi dernekler vasıtası ile yürütmektedirler.
KABALA İnancı ve Siyonizmin
Mason Teşkilatları;
Kabala (Ağızdan Kulağa) inancı taşıyan “gelenek” anlamına gelen inanç Yahudi Ruhban sınıfının geliştirdiği inanç sistemidir. Masonluk tamamen Kabala öğretisine dayanır.
“Kabala kitaplarının metinleri sembollerle doludur Her devirde, bunların manasını bilen üç Yahudi bulunur.
Bunlardan ölenin yerine bir alt kademeden (Sanhedrin 70’ler meclisi) en iyisi seçilir, diğer ikisi tarafından sırlara vakıf edilir.”
(Türk Mason Dergisi s. 21 sh.1095) Sanhedrin üyelerinin tamamı büyü bilmek zorundadır (Reich karl rh Frick sh. 85)
Daha önce yazmıştım. Tekrar ifade etmek isterim.
Büyücülüğe dair Amerika Kuzey Karolenya Astravilla kentinde 250 odalı malikanede her odada 13 büyücü sürekli çalışmakta, yanında bir de “Tanrılar Kurulu” odası mevcut olup bu oda kimseye açılmamaktadır. “Tanrılar Kurulu” olarak 10 aile 13 kişi olarak senede iki defa toplanmaktadır.
“Tanrılar Kurulu’n”da Rockefeller ailesi üç kişi ile Rothschild ailesi iki kişi ile temsil edilmektedir. (Bu binayı bir tanıdığım bizzat görüp içine girdiğini anlatmıştır)
“Tanrılar Kurulu “üyeleri GDD’nin hemen bütün kuruluşlarında mevcutturlar.
CFR, NATO, AB, Kabala, İMF, ABD, AB Merkez Bankaları, Bilderberg, Trılateral, Vakıflar (Soros, Rockefeller, Rothschild, Ford Vakıfları gibi vakıflar) BM gibi dünyaya nizam veren kurum ve kuruluşların tamamında bu kurul üyeleri aktif olarak bulunurlar.
Dünyayı yaşanmaz hale getiren bu sapkın inanç sahipleri ve bütün insanlığı kendilerine hizmet için yaratıldığına inanmakta.
İnançları akıl alır gibi değildir.
“Et yeyin ve kan için yiğitlerin etini yiyeceksiniz ve dünya beylerinin KANINI İÇECEKSİNİZ … SARHOŞ OLUNCAYA KADAR KAN İÇECEKSİNİZ.“ (Tevrat Hezekiel Böl 39/18-20)
Zaman zaman bu gurupların dini ritüellerin de insan eti yediklerine dair haberler sızmaktadır!
Merkez Bankaları ve dolar hegemonyası; bu konu çok uzun anlatılmaya muhtaç konudur.
Ancak kamuoyu tarafından pek bilinmeyen bir yapıyı burada ifade ederek bu defa bununla iktifa edeyim, daha sonra inşallah bu konuyu çok detaylı yazacağım.
İsviçre de 72 ülkenin üye olduğu “Ödeşmeler Bankası” bulunmaktadır.
Bankalar kredilibite için buraya üye olmak zorundadır.
Türkiye’de Katılım Bankaları buraya üye olmadıkları için dünyadan kredi temin edememekte ve kendilerini uluslararası sistem kabul etmemektedir.
Bu banka, kredi kartı harcamalarının yüzde belli bölümünü kendi hanesine yazmakta, her harcamadan adeta haracını almaktadır!
London Financial Times tarafından 26/09/1912 tarihinde dikkat çeken bir değerlendirme ve tesbit yayınlanmış, “beş büyük bankanın başında bulunan yarım düzine adam, kısa vadeli hazine bonolarını yenilemedikleri takdirde, bütün hükümetin yapısı çökebilir” tesbiti son derece önemlidir.
Buradan da anlaşılmaktadır ki ne ABD ve nede Avrupa ülkeleri bağımsız değildir.
İsrail’e destek için neden koşup içtima olduklarını daha iyi anlamış olmalıyız.
Gerek ABD, gerekse Avrupa Merkez Bankaları ülkelere ait değildir.
Bu bankaların sahipleri Rockefeller, Rothschild gibi Yahudi ve Siyonistlere aittir.
ABD, kendi merkez bankasının sahibi değildir.
İMF de aynı şekilde kurulmuş ve sahipleri aynıdır.
Kredi verdikleri ülkeyi ekonomik ve sosyal olarak yönetmekte verdikleri paraların nerelere harcanabileceğinin kararını onlar vermektedir.
İMF’nin girdiği yerde ekonomik sosyal bağımsızlıktan söz etmek mümkün değildir!
Vakıflar; Rockefeller vakfı, Soros vakfı ve diğerleri…
ABD’de ve Avrupa’da kurulmuş vakıfların yöneticileri gerek ABD ve gerekse Avrupa’da yönetimde iş hayatında üniversite ve siyasette öncü aktif isimlerden oluşmaktadır ve faaliyet programları CIA tarafından planlanmaktadır.
Ford Vakfı Başkanı John Mc Cloy Vakıf Başkanı olmadan önce Birleşik Devletler Savaş Bakanlığı, Dünya Bankası Başkanlığı, Almanya Yüksek Komiserliği, Rockefeller’in Chase Manhattan Bankası Başkanlığı ve 7 dev petrol şirketinin direktörlüğünü yapıyordu.
Alman Vakıfları, Ford vakfı ve diğerleri…
Vakıf faaliyetleri, insan hakları demokrasi ve çevre örgütleri ve gençlik yapılanmaları (Eşcinselliğin yayılması projesi) Marshall yardımları, CIA tarafından planlanıyor, Almanya’da Almanya’nın kalkınıp gelişmesi için yapılırken, Türkiye’de YERLİ UÇAK ÜRERİMİNİ VE SİLAH ÜRETİMİNİN durdurulması için yapılıyordu.
1947 yılında makine ve teçhizat alımı için Marshall Planı dâhilinde 615 milyon dolar yardım talebinde bulunan Türkiye, 4 Temmuz 1948’de ABD ile “Ekonomik İşbirliği Anlaşması” imzalayarak Marshall Planı kapsamında kredi alacak ülkeler arasına katılmıştır.
Hatırlayınız; İnönü yönetimindeki Türkiye, ABD’den Marshall yardımları alarak yerli uçak üretimini durdurmuştu.
Marshall Planının mimarı ABD Dışişleri Bakanı George C. Marshall dır.
Trılateral; Trılateral, Amerika, Japonya ve Batı Avrupa’nın fikir adamları, politikacıları, 300 kadar önde gelen iş adamı ile Trılateral gurubu oluşturulmuştur.
Fikir babası ise Siyonist banka finansörü olan Davit Rockefeller’dir. 1972 yılındaki bir Bilderberg toplantısından sonra Rockefeller, komisyona üye üst düzey politikacıları ve ünlü siyonistleri biraraya getirmeye başlamış.
Kendisine en büyük desteği ise Siyonist olan Zbigniew Brezinski vermiştir (Lektures Françaises sayı 235, sh 7)
ABD dış politikasını CFR’de olduğu gibi Trilateral örgütü yönlendirmektedir.
Yukarıda özetin özeti olarak sizlere tanıtmaya çalıştığım kuruluşların hemen tamamı aynı kişi ve kuruluşlarca kurulmuştur.
İsim listelerini okuma kolaylığı olması için yayınlamadım.
Sadece kamuoyunca bilinen isimleri sembolik olarak ifade ettim.
Birleşmiş Milletler; Birleşmiş Milletler fikri 1943 yılında Moskova, Tahran ve Kahire’de müttefiklerin toplantıları sırasında çıkmış olup Fransa, Çin, Birleşik Krallık, ABD ve SSCB’nin temsilciliğiyle oluşmuştur.
BM’nin nasıl kimlerin emrinde çalıştığı kimlere hizmet ettiği, Irak, Suriye, Libya ve Yemen’in yerle yeksan edilerek çıkarılan kaos ortamında İsrail’e zemin hazırlamak İsrail’in etrafını zayıflatmak, İsrail’i emniyete almak için milyonlarca insanı gözlerini kırpmadan hemde “DEMOKRASİ getiriyoruz” diyerek yok atom bombası var, yok füzeleri var yalanları ile perişan edip kaosa sürüklediler.
Cani katil İsrail’in Gazze’de işlediği soykırımı desteklediler ve desteklemeye devam etmekteler! BM’yi kim ne için kurmuş, kime hizmet ediyor uygulamalı olarak dünya canlı olarak izlemektedir.
Bütün bunların tek amacı var;
SİYONİST TEK DÜNYA DEVLETİ’ni kurmak!
Bu niyetlerini gerçekleştirmek uğruna hiçbir şeyi yapmaktan çekinmiyorlar.
Bunlar “gücü hak sebebi”sayıyorlar!
Türkiye bunun önündeki en büyük engellerdendir.
Hedefteki ülke Türkiye’dir.
Türkiye bunlarla savaşmaya hazır mıdır?
Türkiye ne yapmalı ne yapabilir?
Gelecek yazımızda…
Vesselam.
SPOR
05 Ekim 2024GÜNDEM
05 Ekim 2024GÜNDEM
05 Ekim 2024GÜNDEM
05 Ekim 2024UNCATEGORİZED
05 Ekim 2024EKONOMİ
05 Ekim 2024GENEL
05 Ekim 2024