Mevlid Gecesi (Kandili)
Mevlid, sözlükte “Doğum, doğum yeri ve zamanı” anlamına gelmektedir.
Ayrıca; Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) doğumunun kutlandığı törenleri ve doğumu vesilesiyle yazılan eserleri de ifade etmek için kullanılmaktadır.
İslâmî literatürde ise Peygamber Efendimiz’in (s.av) dünyayı teşrif edişini ifade etmektedir.
Müslümanların Peygamber Efendimiz‘in dünyayı şereflendirişini kutlaması öncelikle yaratılanların en şereflisi olan Hz. Muhammed‘e (s.a.v) ümmed olmayı bizlere ihsan ettiği için Allah’a cc bir şükür ve bizlere nasıl bir insan olmamız gerektiğini hayatının her anında gösteren Peygamber Efendimiz‘e (s.a.v)sevgi, hürmet ve bağlılığımızı belirtmek ve tazelemek içindir.
Bu vesileyle müslümanlar her yıl Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) doğumunu Kutlarlar, ibadet, zikir ve hasenatla geçirmeye gayret ederler.
İslâm dünyasında Peygamber sevgisinin işlendiği bir çok eser meydana getirilmiştir.
Osmanlıların ilk döneminde yaşayan Bursa Ulu Camiî İmamı Süleyman Çelebi’nin yazmış olduğu
“Vesiletü’n necat (Kurtuluş vesilesi) adlı mesnevisi meşhurdur.
O dönemlerden günümüze kadar ulaşmış olup halen günümüzde de kendine has ve makamlı bir şekilde, bebek mevlitlerinde, evlenme merasimlerinde, vefat edenleri anmakta yapılan cemiyetlerde asker uğurlamalarında vb. okunmaktadır.
Mevlid kandili özel anlamda Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) doğduğu gecedir.
Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) milâdî 571 yılının 20 Nisan’ında, kamerî aylardan Rebiû’l- evvel ayının 12. gecesi dünyamızı şereflendirmişlerdi .
Bu yıl 14 Eylül cumartesiyi 15 Eylül pazara bağlayan gece mevlid kandilidir.
Bu mübarek gece ülkemizde ve tüm islâm âleminde sevinçle karşılanıp kutlanacaktır.
Mevlid kandilini içine alan hafta “Mevlid-i Nebi Haftası” olarak kutlanmaktadır.
Bu hafta içersinde çeşitli etkinlikler düzenlenmekte; Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir çok yönüyle ele alınmakta, güzel ahlâkı, beşerî ilişkileri, tebliğ metodu, Kur’an’ı ve islâmı kendi hayatında tatbik etmesi demek olan sünnetini anlatarak toplumun irşad edilmesine çalışılmaktadır.
Yüce Rabbimiz Ahzap suresi 21. ayetinde
“Muhakkak ki sizin için Resûlullah’ da Allah’a (cc) ve ahiret gününe ümit besler olup da Allah’ı (cc) çok zikreden kimseler için pek güzel örnek vardır.” buyurarak bizleri örnek almak bakımından uyarmakla haber vermektedir.
Âl-i İmran suresi 31. ayette de “Deki, siz gerçekten Allah’ı (cc) seviyorsanız bana uyun ki Allah da (cc) sizi sevsin ve günahlarınızı (suçlarınızı) bağışlasın. Çünkü Allah (cc) çok esirgeyici ve bağışlayıcıdır.” beyanıyla biz Müslümanların kurtuluşunun ancak Peygamber Efendimize (s.a.v) uymakla mümkün olacağı uyarısını yapmaktadır.
Bir fazilet güneşi ve hidayet meşalesi olan sevgili Peygamberimizin doğumu bir müjde, gönderilişi, yüce Rabbimizin bütün insanlara ihsan ettiği büyük bir nimettir.
O’nun doğduğu cahiliyet denilen çağda insanlar yolunu şaşırmış, zulüm, cehalet, ahlâksızlık almış yürümüş, tevhid inancı yerine şirk yayılmış, insanlık korkunç ve karanlık bir duruma düşmüş, dünya âdeta yaşanmaz hale gelmiş, mazlumların feryadı her yanı kaplamıştı.
Kuraklıktan çatlayarak yarılan toprağın suya muhtaç olduğu gibi insanlık bir kurtarıcı ve yol göstericiye muhtaçtı.
O’nun doğduğu gece insanlık için çok hayırlı ve mübarek bir başlangıç, o gecenin sabahı gerçekten feyizli bir sabah, insanlık için yepyeni bir gün ve aydınlık bir devrin başladığına işaretti.
Merhum millî şairimiz Mehmet Akif o karanlık devri: “Sırtlanları geçmişti beşer yırtıcılıkta, dişsiz mi bir insan onu kardeşleri yerdi.” diyerek ifade etmiştir.
İnsanlığın unuttuğu insan olabilme hasletini O’na borçlu olduğunu; “Dünya neye sahipse, O’nun vergisidir hep, medyundu 0 ma’suma bütün bir beşeriyet.. Ya Rab, bizi mahşerde bu ikrâr ile haşret.”
dizeleriyle dile getirmiştir.
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed kendisinden önceki peygamberler gibi sadece bir kavme veya millete değil, bütün insanlığa Peygamber olarak gönderilmiştir.
Bu Mevlid Kandili vesilesiyle bugün çok iyi idrak etmeliyiz ki! İnsan onurunun gözardı edildiği, zedelendiği, ayaklar altına alındığı, insanın ucuzladığı, insanlığın kaybolmaya yüz tuttuğu, itibarsızlaştırma, değersizleştirme ve değerlerinden soyutlama gayretlerinin küresel çapta zirveye yürüdüğü, ahlâksızlığın kol gezdiği dünyamızda, karanlıklardan aydınlıklara çıkış aranılan günümüzde bütün âlemleri onurlandırmak için gönderilen rahmet yüklü adalet, hikmet yüklü ahlâk peygamberinin onur mücadelesini ve insanlığa bakış açısını yeniden keşfetmeye ve bu keşfimizi toplumumuzun tümüne ve insanlığa sunmaya her zamankinden daha çok muhtacız.
Bu ihtiyacımızı gidermek için müslümanlar olarak hep birlikte gayret içinde olmalıyız.
Yüce Rabbim bizlere Peygamber Efendimiz’i (s.a.v) anlamayı ve 0’na uymayı nasip etsin.
Mevlid kandilimizin milletimizin, islâm âleminin ve insanlığın hayrına vesile olmasını yüce Rabbimden niyaz ederim.
Mevlid kandilimiz mübarek ola..
Cumamız hayra vesile olsun.
Selamlarımla.
News
