DOLAR 38,2897 0.06%
EURO 43,7007 -0.04%
ALTIN 4.159,15-0,03
BITCOIN 35576475,35%
İstanbul
17°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Emeklilere “ölün” mü deniliyor?

Emeklilere “ölün” mü deniliyor?

ABONE OL
Temmuz 14, 2023 12:10
Emeklilere “ölün” mü deniliyor?
0

BEĞENDİM

ABONE OL


Geçtiğimiz hafta meclise sunulan emekli ve memur zamları ülkenin bir numaralı gündemi olmaya devam ediyor.

En düşük memur maaşına yapılan yüzde 86’lık zamla birlikte memur maaşları 22 bin liraya çıkarılacak.

Diğer memurlara da konum ve derecesine göre artış sağlanacak.

Emeklilerin ise, memur maaşlarına verilen zam oranındaki beklentileri boşa çıktı.

Emeklilere; refah payı dahil enflasyon farkı ile birlikte yüzde 25 zam öngörülüyor.

Revize edilmez ve hükümetin teklifi TBMM’den değişiklik yapılmadan yasallaşırsa, kök maaşı 7 bin 500 liranın altında kalanlar ise aynı maaşı almaya devam edecekler.

En az emekli maaşı Ocak 2024 yılına kadar 7,500 lira olarak kalacak.

TÜİK rakamları yıllık enflasyonu 38,21 olarak açıkladı.

Peki; çarşı-pazar-market ne diyor?

Seçimlerden sonra başlayan ve hız kesmeden devam eden zam furyası; emtiadan, gıdaya, giyimden, tütün ürünlerine, akaryakıta, a dan z ye her şeyin katlanması ile birlikte piyasa enflasyonunun reel olarak yüzde 100’den aşağı olmadığını ortaya koyuyor.

Seçimden önce 20 binin altında seyreden akaryakıt 30 bin lira sınıra dayandı,

Döviz kuru 30 bin liranın üstünü zorluyor.

Yüksek döviz kuruyla enflasyonun düşmesini kimse beklemesin.

ihracatçı yüksek döviz kuru istiyor(muş.) Servetime nasıl yeni servet katacağım peşinde koşuyorlar.

Milletin ne hali varsa görsün!

Büyükşehirler de 15 bin liranın altında konut kirası yok, merkeze yaklaştıkça katlanıyor.

Yüzde 2’lik KDV oranlarında ki artış piyasalara yüzde 20-30 seviyesinde zam olarak yansımış durumda.

Marketçilerle görüştüm, KDV oranlarında artıştan sonra durumu sordum ve bu bilgiye ulaştım.

İstanbul’da 6 liradan satılan ekmeğin fiyatı yüzde 35 zamla birlikte 8 liraya yükseldi.

Enflasyon yüzde 38… Bizde inandık!

TÜİK enflasyonu hangi ekonomik kritere göre belirliyor acaba?

Örneğin sepetinde havyar mı var?

Özellikle dar ve sabit gelirliler iliklerine kadar hiper enflasyonu yaşıyor, son raddeye gelindi.

Yaşamsal ürünlere ulaşmak zorlaştı.

Milyonlarca emeklinin destek almadan yaşamasının mümkünatı kalmadı.

Çarşı-pazar-market fiyatları günlük artışların acımazsızlığının girdabında.

Kapitalist sistemin zalimliği ile millet baş başa bırakılmış halde.

Oysa biz sosyal devlet ilkelerinden taviz vermeyeceğiz iddiasındayız.

Serbest piyasa ekonomisi, vatandaşı yağlı kazığa oturtma ekonomisine evrileli çok oldu.

Denetim yok. Önlem yok. Rekabet yok.
Zamlar çok!

Tutanın tuttuğunu öptüğü başı boş piyasa psikolojik travmaların kaynağı haline geldi.

Sabit ve dar gelirli canından bezdi artık!

Ama enflasyon yüzde 38… Öyle mi?

Ülkemiz AK Parti iktidarında deflasyonu yaşadı.

Uzun süre fiyatlar ya geriledi ya da yerinde saydı.

Peki şimdi neden enflasyon sarmalı içine girildi ve çıkılamıyor?

Pandemi, bölgesel problemler, komşu ülkelerdeki iç karışıklığı, depremleri ve savaşları başlıca etkenlerden sayabiliriz.

Sayalımda.

İyi yönetilemeyen ülke ekonomisini  azade mi tutacağız?

Hiç mi hükümetin dahli yok.

Faturayı küresel gelişmelere kesip kenara mı çekileceğiz?

Ülke de tuzu kuru 20-30 luk bir dilim var; her türlü debdebeli yaşamına devam ediyor.

Onların birkaç yerden maaş gelirleri var, babadan kalma işletmeleri, fabrikaları var; döviz çıkar kazanırlar, altın fırlar kazanırlar, borsa,faiz yükselir yine kazanırlar, zamlar baş döndürür etkilenmezler, şaşalı hayatlarından taviz vermezler.

Geriye kalanlar da sürünmeye, yaşam savaşı vermeye çalışıyor.

Bu fatura hep mi dar ve sabit gelirliye kesilecek?!

Kemeri sürekli milletin kahir ekseriyeti garip gureba mı sıkacak?!

Ortada bir maliyet var ve tuzu kurular bundan etkilenmiyorsa vede gelir dağılımı adil değilse kaos çıkar, kargaşa olur.

Her şey olur ama bu şartlarda 7 bin 500 lira emekli maaşı olmaz/olmamalı.

Emekliler sadaka değil, haklarını istiyor.

Sadece insanca yaşama arzusundalar.

Çok mu görülüyor?

Gelir dağılımındaki bu orantısız adaletsizliği, maaşlar arasında oluşan uçurumu kim çözecek?

Muhalefet mi?

Millet Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a oy verirken; bu sorunları yine sen çözersin” diye oy verdi.

Muhalefetin hiçbir vaadine inanmadı, güvenmedi, destek vermedi.

Gelinen nokta; yüzde 100 enflasyon, emekliye yüzde 25 zam!

En düşük emekli maaşı 7,500 TL.

Bu rakamı hiçbir vicdan kabul etmez/etmemeli!

Bu parayla günlük zeytin ekmek yenilse yetmez!

Emekliler, küskün, kırgın ve kızgın!

Hükümet böyle yaparak kendi ayağının altına dinamit koymuyor mu?

Türk-İş’in açıkladığı rakamlara göre; açlık sınırı 10 bin 373 lira, yolsuzluk sınırı 33 bin 788 lira.

Hükümete göre rasyonel oranlar nedir?

Doğru verilerle hesap yapılırsa bu rakamların çok üstünde olduğu görülecektir.

Sayın Cumhurbaşkanı, “Milletimizi asla enflasyona ezdirmeyeceğiz” diye defaatle sözler verdi.

Gelinen tablo; millet enflasyon altında ezilmiş ve inim inim inlemektedir!

Emekliye reva görülen zam değil, sadakadır!

Geçim darlığı ve hayat pahalılığı her türlü ahlaksızlığı da beraberinde getirir, toplumun sosyal ve kültürel dengesi bozar.

Birileri yerken diğerleri bakarsa kıyamet koptu demektir!

Allah kimseyi açlıkla, yoklukla imtihan etmesin.

Milletimiz fakru zaruret altındadır.

20 yıldır söz verildiği halde intibak yasası çıkarılmıyor.

Emekli maaş bağlama katsayıları her sene geriye çekiliyor.

Emekli olduğunda en az maaş alanla arasında yüzde 30-40 fark olanlar eşitlendi ve seslerini duyan yok.

Emeklilere “ölün” mü deniliyor?!

SSK VE Bağ-Kur’dan emekli primini kendi imkanları ile yatıranlara, özel sektörde çalışarak ödeyenlere, devlete yük olmayanlara neden üvey evlat muamelesi yapılıyor?

EYT’liler bir çırpıda 43 yaşında emekli edildi.

Tamamen popülizm!

(EYT’liler erken emekli edilmesi hususunda muhalefetin ve Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun da günahı var)

Milyonlarca insanımız emekli olabilmek için yıllarca yaşının dolmasını bekledi.

43 yaşında emekli mi olur?

Bu mu sosyal adalet?!

Emekli maaş zamları yeniden gözden geçirilmeli ve memurlara verilen oranların seviyesine çekilmeli.

Ehemmiyet bunu gerektiyor.

Bugün onlarca emekli ile konuştum ve onlara tercüman olmaya çalıştım.

Her geçen gün daha çok bozulan sosyoekonomik dengeyi bu ülkenin insanı hak etmiyor ve kaldıracak dermanı kalmamıştır.

Emeklileri yaşarken öldürmeyin!

Saygılarımla.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP