Daha önceki yazılarımdan hatırlarsınız.
Pamuk Dede, yaşadığı mahallede sevilen, sayılan, sözüne itimat edilen bir şahsiyettir.
İlk ve orta dereceli okulların yarıyıl tatiliyle aynı zamana tatilleri denk gelen bazı üniversiteli öğrencilerin mahallelerine dönmeleri gençler arasında buluşmalara vesile olmasıyla samimi sohbet ortamları oluşmaktaydı.
Böyle bir sohbet ortamında eğitim yılının güz döneminde mahallelerinden ayrı kalan gençlerle mahallade ikamete devam eden gençler Pamuk Dede ile hasret gidermek için görüşmek ve sohbet etmek için kendi aralarında anlaştılar.
Bu isteklerini Pamuk Dede‘ye bildirmek için iki arkadaşlarını gönderip randevu gün ve saatini belirlenmesini, kendilerinin sayılarının çokluğundan dolayı ziyaretlerinin evde olması durumunda rahatsızlık verebileceklerini düşündüklerini, buluşmalarının cami derneğinin işletmiş olduğu çay ocağında olmasının daha uygun olacağını belirttiler.
Gençlerin bu isteklerini memnuniyetle karşılayan Pamuk Dede gün ve saat belirleyip randevu verdi.
Belirlenen gün ve saatte bir araya gelen Pamuk Dede ve gençler karşılıklı hal ve hatır sormalardan sonra aralarında samimi bir sohbet havası oluştu.
Sohbet esnasında Pamuk Dede gençlerle tek tek ilgileniyor; tahsil hayatlarının nasıl gittiğinden, ne gibi sorunlarla karşılaştıklarından, sağlık durumlarından, hayattaki beklentilerinden, hedeflerinin neler olduğundan gibi sorularla onların söz almalarına ve kendilerini ifade etmelerine fırsat veriyordu.
Gençlerde Pamuk Dede‘nin bilgi, tecrübe ve düşüncelerinden yararlanmak için bazı sorular sormaktaydılar.
Gençlerden biri: “Dede, bilindiği gibi yaklaşık 16 aydır Gazze’de işlenen bir vahşet var.
Kendini devlet zanneden İsrail terör örgütü Filistin’de Gazze’de insanlık dışı bir katliam ve soykırım uygularken son günlerde geçici de olsa sağlanan ateşkes ve esir takası gündeme geldi. Sizin düşüncelerinizi alabilir miyiz?” diye sorunca Pamuk Dede: ” Evet sevgili gençler! Genç kardeşimizin dediği gibi uzun bir süredir son on altı ay denen zulüm aslında 76 senedir devam etmektedir.
İşgalci Siyonistler kendilerine devlet deseler de sınırları belli olmayan bir devler olur mu?
Kurulduğu zamandaki haritaya bakınız. Bir de şimdiki haritaya bakınız.
Tam tersini göreceksiniz.
Filistin’lilerin yüzde 82 topraklarını işgal eden siyonist zalimler kalan yüzde 18’lik kısmına da göz dikmişlerdir.
Modernlik ve demokrasi çağı diye lânse edilen bu çağda insanı insanlığından utandıran,
vicdanları yaralayan, yürek yangınlarına sebep olan, hiç bir Kutsal değer tanımadan, kadın, çocuk, bebek, ihtiyar, malül demeden silahsız, savunmasız sivil masumları vahşi bir katliama ve soykırıma tabi tutan siyonist canilerce Gazze’de bir vahşet ve dehşet yaşatıldı.
Yaşatılan bu utanç tablolarının oluşumuna destek veren kendini dünyanın jandarması ve yönetiminde en büyük pay sahibi gören başta Amerika ve bize yıllarca medeniyet, demokrasi ve insan hakları dersleri vermeye kalkan Avrupalı devletlerin büyük çoğunluğu bu zulme destek vermekle ortak oldular.
Maalesef islâm dünyasını oluşturanların birliktelik oluşturamamaları âdeta felç olmuş bir hasta gibi tavır sergilemeleri bir utanç sebebi olup zalimleri cesaretlendirmiştir.”
Pamuk Dede sözlerine devam ederek: “Arkadaşınızın dediği gibi bu günlerde esir takasları gerçekleşmektedir.
Bu esir takasları gerçekleştirilirken bütün dünya görmektedir ki Müslüman Gazzelilerin vatanlarını savunan mücahit, muharip, şeref abidesi silahlı güçleri ellerinde bulunan esirleri söz verdikleri zamanda teslim etmeleri takdir edilen bir harakettir.
Zalim Siyonistler esir takasında bile sudan bahanelerle geçikmeler yaşatmaktadırlar.
Önemli ve dikkat çeken bir husus da Gazze’li mücahitlerin teslim ettiği esirlerin sağlık durumlarının, morallerinin yerinde olması, yüzlerindeki neşe, kendilerine herhangi bir gayri insanî muamele yapıldığına dair bir iz ve işaretin bulunmaması dikkat çekmektedir.
Siyonist zalimlerin teslim ettiği esirler de ise yüzlerindeki endişe, yılgınlık, bitkinlik ve işkenceye uğramışlık, insanlık dışı muamele gördüklerinin hallerinden belli olması, kimin
insan ve medeni olduğunu gayet açık bir şekilde izah etmektedir.
Gazzeli mücahitlerin esirlere karşı davranışları inançlarının ve aldıkları islâm terbiyesinin gereğidir.
Ve bu durum bütün dünyaya hâl diliyle bir tebliğdir.”
Bütün dünyaya: “Şunu iyi biliniz ki insanlar huzur, emniyet, ve insanca yaşamak için İslâm medeniyetine muhtaçtır.
Siyonizm emperyalizm, vahşi kapitalizm insanlık için baş belâsıdır. Diye bir mesajdır.” diyerek sözlerine devam eden Pamuk Dede: “Kıymetli gençler dünya gündeminde Gazze olduğu için bahse konu ettik lâkin yeryüzünde özellikle de İslâm coğrafyasında, dindaş ve soydaşlarımız olan Uygur Türklerine uygulanan zulümler devam etmektedir.
Çin’in soydaşlarımıza uygulamış olduğu zulüm insanlık dışı bir vahşet olmakla birlikte insan onurunu en ağır bir şekilde yaralamaktadır.
Dünyadan tepki almasın diye işkence yaptığı soydaşlarımızı terörist olarak göstermektedir.
Küçük yaştaki erkeklerden en yaşlısına kadar sözde eğitim kampına alma bahanesiyle işkencehanelere doldurulan insanların evlerinde bıraktıkları kız çocukları, genç kızlar ve kadınlardan ibaret hanelerine Çin’li bir erkeği katıp masumları onunla birlikte ve Çin’linin her arzu ettiğini yapma serbestisiyle başbaşa yaşamaya mahkûm etmeleri en ağır ve insan onurunun, vicdanının kaldıramayacağı çok iğrenç bir zulümdür.
Soydaşlarımızın ibadetleri engellenmekte, en ufak kesici ve delici bir alet kullanmalarına dahi izin verilmemektedir.” diye sohbetine son vererek gençlere sağlık, bereket, başarı ve hayırlı ömürler diledi.
Tekrar buluşabilmek dileğiyle selâmlaşarak vedalaştı.
Gençler de memnuniyetlerini ifade ederek Pamuk Dede’ye iyi dileklerini ve sağlıklı bir ömür temennileriyle birlikte tekrar buluşmaktan sevinç duyacaklarını belirttiler.
Yüce Rabbim yarınlarımızın teminatı olan geçlerimize sağlık, şuur, güzel ahlâk, ilim, edep nasip eylesin.
Dünyadaki tüm mazlumların kurtuluşunu, zalimlerin ve onlara destek olanların kahrını nasip etsin.
Cumamız hayra vesile olsun.
Selamlarımla.
SPOR
08 Temmuz 2025GÜNDEM
08 Temmuz 2025GÜNDEM
08 Temmuz 2025GÜNDEM
08 Temmuz 2025UNCATEGORİZED
08 Temmuz 2025EKONOMİ
08 Temmuz 2025GENEL
08 Temmuz 2025